Hollywood’da Gençlik İksiri mi Bulundu?

“Hellooo” diye giriş yapmak istedim. Tıpkı her sabah story’lerimde günü başlatma şeklim gibi. Biliyorsunuz, son zamanlarda Hollywood ünlüleri birden 15-20 yaş gençleşmeye başladı.
Ben de hesabımda yıllar içinde değişen güzellik skorlarını incelerken, santim santim her karelerini değerlendirip yaptırdıkları işlemleri analiz ediyorum. Konseptlerimden biri de bu: “Sır gibi saklanan” değişimlerin perde arkasında yaşananlar…
Son zamanlarda pop kültür dünyasını en çok etkisi altına alan gelişme tabii ki modanın kutsal filmi kabul edilen The Devil Wears Prada’nın devam filminin çekimlerinin başlaması.
155. Oscar’ını almaya hazırlanan Hollywood’un kraliçesi Meryl Streep ve onun kadarına sahip olmasa da yine Oscar ödüllü, genç yaşlardan beri gişe rekorları kıran filmlerde yer alan Anne Hathaway’in yüzleri de doğal olarak adeta dev büyüteçlerle inceleniyor.
Bir yanda zamana meydan okumamayı tercih eden yılların ikonu Meryl Streep, diğer yanda ise “Radikal estetikler beni ürkütüyor, robotlaşmak bana göre değil. Sadece hyalüronik asit kullanıyorum” diyen Anne Hathaway…
Ama işin doğrusu, hyalüronik asit falan değil: Yüz Germe Cerrahisi!
Ne demiş popun Kralı Michael Jackson: “Eğer Hollywood’da gizli gizli estetik yaptıran ünlüler bir günlüğüne paydos verip tatile çıksalardı, şehir bomboş kalırdı…” Yani Mike’ın dediği gibi, tatil bavulunu hazırlayanlardan biri de Anne Hathaway olmuş!
Peki Neler Yaptırdı?

Öncelikle işlemlerden önce, cilt kalitesini artıracak etki maddelerinden bahsedelim.
Kendisi Hollywood’un cildi en çok övülen ünlülerinden biri. Yıllardır teninin beyaz-mavi yansımasını korumak için pirinç maskesi kullandığını ve diğer sırrının hyalüronik asit olduğunu söylüyor.
Yani evet, omzundaki melekler havalanıp yüzünü yukarıya çekiyorsa, kesinlikle pirinç maskesi ve hyalüronik asit onu 20 yaş geriye götürmüştür(!)
Bugün 42 yaşında ve kendi tabiriyle “artık robotlaşmaktan korkmuyor ki”, yüzünde tek bir kırışıklık yok! Eğer yerçekimiyle anlaşma yapmadıysa, kesinlikle botoks ve dolgu gibi medikal işlemleri var. Fakat sırrı sadece botoksla açıklanamaz.
Şöyle bir inceleyince, eski oval ve feminen açıya sahip burnunun ve orantısal olarak geride kalan çenesinin uzatılarak daha güçlü bir “Ramus” açısı elde edildiğini görüyoruz.
(Ramus açısı dediğim: çene ucundan çene köşesine uzanan uzun hat.)
Bunun için çene köşelerine dolgu, çene ucuna ise çene protezi yaptırdığını düşünüyorum. Orta yüz veya tam yüz germe işlemi de yapılmış gibi; bu da onu 15 yıl önceki Anne’e oldukça yaklaştırmış. Ancak göz hacminin daralmasıyla birlikte artık kendine has “uykulu” bakışlarından eser yok.
İşin özü, sahip olduğu feminen-oval hatlardan uzaklaşıp daha keskin ve maskülen bir geçiş tercih etmiş.
Ayrıca bu estetik tatiline çıkmadan önce küçük bir burun operasyonu da geçirdiğini düşünüyorum.
Nitekim, eğer hyalüronik asit burun kavisini ortadan kaldırıp burun ucunu sivrileştirmediyse, o noktaya cerrahi bir dokunuş gelmiş olmalı.
Ama yalnız değil tabii…Bu “gençleşme sezonu”nun müdavimleri oldukça kalabalık!
Mesela...
Lindsay Lohan: Disney’den parti canavarına, oradan “clean girl” imajına 180 derece dönüş yaptı. Freaky Friday 2 çekimleri sırasında, 22 yıl önceki haline resmen geri döndü. Cilt, dudak çizgisi, kaş açısı…
Hepsi “2004 Mean Girls” ayarına geri yüklenmiş gibi. Fakat o kadar değişti ki, artık Cady Heron’u değil, Regina George’u oynayabilir… Hyalüronik asit mi? Hayır. Mini facelift, dudak lifting’i ve full cilt yenileme protokolü gibi görünüyor.

Christina Aguilera: “Dirrty” klibinden La Fuerza dönemine kadar adeta ikinci kez doğdu. Yanak içi hacim, çene ucu netliği ve kaş kaldırma işlemiyle şu an “AI-generated Latina diva” gibi görünüyor. Sadece dolgularla olacak iş değil; burada cerrahın imzası çok net. Yani sadece aşırı kilo vermeyle açıklanacak bir değişim değil bu.