Peri Masallarına Modern Dokunuş

Coperni’nin Disney ile yaptığı iş birliği, kesinlikle her modaseverin beklediği türden bir hareket. Lüks modanın en yaratıcı markalarından biri olan Coperni, Disneyland Paris’te düzenlediği defileyle, Disney prenseslerinin klasik imajlarını modern bir dokunuşla yeniden tanımlıyor. 

Her zamanki gibi Coperni’nin sıra dışı ruhu yine parlıyor. Paris Moda Haftası çerçevesinde, Disneyland Paris’te gerçekleşen defilede, Coperni, Disney’in klasik masal figürlerini modernize etmekle kalmayıp, onları adeta birer moda ikonuna dönüştürüyor. Kylie Jenner’ın, her zamankinden daha karanlık bir Disney prensesi olarak podyumda yürüdüğü an, gerçekten unutulmazdı. Moda ve Disney evreninin bu muazzam birleşimi, defileyi bir peri masalından çıkıp gerçek dünyaya taşımış gibi hissettirdi. Ancak işin en heyecan verici tarafı, Coperni’nin bu projeye sadece “görsel şov” olarak bakmayıp, aynı zamanda bir kültür deneyimi yaratmasıydı. Defilede her parça, Disney’e dair unutulmaz figürlerin modern yorumlarıyla bezendi: Mickey Mouse’un simgesiyle tasarlanmış çantalar ve ayakkabılar, klasik Disney prenseslerinin çağdaş yansıması olan zarif elbiseler… Hepsi ve daha fazlası.

Coperni’nin koleksiyonunda, klasik Disney karakterleriyle yapılan her gönderme, o karakterlerin ruhunu adeta çağdaş bir modaya dönüştürüyor. Mickey Mouse’un eğlenceli dünyasından, Malefiz’in karanlık havasına kadar her figür, markanın imzası olan yaratıcı ve yenilikçi dokunuşlarla hayat buluyor. Tül elbiseler, şeffaf kumaşlar, ve yumuşak pastel tonlarıyla tasarlanmış elbiseler, prenseslere birer moderner stil sunarken, aynı zamanda eski masalın saf ve masum havasını da yansıtıyor. Tabii, koleksiyonun bir başka cesur kısmı ise kötü karakterlerin modaya yansıması. Disney’in bilinen kötülerinden esinlenen şık deri kabanlar, bel hizasında kesilmiş elbiseler ve şaşırtıcı detaylarla dolu tasarımlar, zıtlıkları birleştiriyor ve bambaşka bir tarz yaratıyor. Tüm bunlar, Disneyland Paris’in tarihi atmosferinde yerini bulan her bir modelle birlikte hayat buluyor.

Defile, Disneyland Paris’in sembolü haline gelmiş Uyuyan Güzel’in ışıltılı kalesinin önünde yapıldı. Her parça, o tarihi mekanın zarif atmosferine mükemmel uyum sağladı. Bu defile sadece bir moda gösterisi değil; aynı zamanda Disneyland’ı bir podyum olarak kullanarak, modayı ve masalı bir araya getiren bir kültür deneyimiydi. Coperni’nin bu yenilikçi yaklaşımı, hem geleneksel modayı hem de Disney’in büyülü dünyasını modern bir şekilde harmanlayarak, tam anlamıyla bir moda şöleni sundu. Hatta defilenin ardından, 800’den fazla misafir, Disneyland’daki ünlü eğlence alanlarında geceyi geçirmek için koşuşturdular; Space Mountain’a ve Buzz Lightyear’ın maceralarına katılmak için sabırsızlandılar. 

Bu iş birliğinin arkasında yatan hikaye de bir o kadar etkileyici. Coperni kurucuları Sébastien Meyer ve Arnaud Vaillant, yıllarca süren müzakerelerin ardından Disney ile bu büyülü projeyi hayata geçirmeyi başardı. Her iki kurucu da çocukluklarını güney Fransa’da geçirdikleri için Disneyland Paris’in onların hayatında özel bir yeri var. “Disneyland, Paris’e ilk geldiğimizde ailelerimizin bizi götürdüğü ilk yerdi. Eiffel Kulesi’ni görmeden önce Disneyland’ı görmüştük,” diyorlar. Bu yüzden Coperni ve Disney işbirliği, bir moda şovundan çok daha fazlasını ifade ediyor; bir hayalin gerçek olması, yaratıcılığın sınırlarının zorlanması ve en önemlisi, çocukluk hayallerinin gerçekleşmesi demek.

Defilede, Bella Hadid’in nano teknolojik elbiseleri ve şimdi de Disneyland’daki bu büyülü iş birliğiyle Coperni, “geek” ruhunu yansıtmaktan asla çekinmiyor. Ve tabii ki, her şey sosyal medyada anında patlıyor. Coperni, işte bu yaratıcı yaklaşımıyla modayı eğlenceli ve sürdürülebilir bir hale getiriyor.