Düğünümden Bir Gün Önce Nedimem Beni Ghost’ladı.

Düğünlerin ortaya dostluklar hakkında bu kadar çok şey çıkarabileceğini hiç fark etmemiştim.
YAZAR:
cosmo.jpg
Art by Jaime Lee, Getty Images

Her şey mükemmeldi. Saten bir balo elbisesi... Belime tam oturan, beni daha parlak bir ben gibi hissettiren düğün elbisemi bulmuştum. Etrafımda en yakınlarım vardı: annem, müstakbel kayınvalidem, nişanlım, onun kız kardeşi ve en yakın iki arkadaşım. Kutlama yemeğine doğru giderken heyecanımı daha fazla bastıramadım:

Arkadaşlarıma “İkiniz baş nedimelerim olur musunuz?” diye sordum. “İkiniz de benim kız kardeşim gibisiniz.” İkisine de üzerinde "sevgiyle" yazılı bir yüzük uzattım. Gözyaşları, heyecan ve sevgi dolu bir atmosfer vardı—düğün hazırlıklarına bundan daha güzel bir başlangıç hayal edemezdim. Önümüzdeki anları hayal ettim: Georgia’nın düğün günü saçımı yapmama yardım ettiğini ve bekarlığa veda gecemde kol kola girip güldüğümüzü…

Georgia ile neredeyse on beş yıl önce, ortaokulda tanışmış ve hemen kaynaşmıştık. İyi çocuklardık ama dersleri asıp dondurma yemeye gitme ya da hayat, erkekler ve ergenlik sıkıntıları üzerine saatlerce sohbet etme anılarımızı hâlâ hatırlıyorum. Yetişkinlik yıllarımızda ise birlikte müzik festivallerine ve partilere gitmekten hoşlanırdık. Aramızdaki mesafeye rağmen birimizin yardıma ihtiyacı olduğunda mutlaka birbirimizi görmeye gelirdik. Dostluğumuzu sürdürmek her zaman kolay değildi ama zor ergenlik yıllarını, tartışmaları ve farklı şehirlerde yaşamayı atlatmıştık. Bu pürüzlerin, ömür boyu sürecek bir bağın sınavları olduğunu sanmıştım ama belki de dayanıklılığı samimiyetle karıştırmıştım.

"Düğün sabahı Georgia yanımda değildi – hatta aynı şehirde bile değildik."

Düğün sabahı Georgia yanımda değildi. Ne düğün yeminlerimizi ederken, ne pastayı keserken, ne de ilk dansımda yanımda değildi. Hatta aynı şehirde bile değildik. Onun yerini dolduran sessizlik, birkaç ay önce paylaştığımız kahkahaların ve gözyaşlarının tam tersiydi.

Elbise alışverişinden kısa bir süre sonra, Georgia beni arayıp düğüne gelemeyebileceğini çünkü taşınması gerektiğini ve bunun tam olarak düğün günüme denk geldiğini söyledi. Yıkılmıştım ama gerçekten inanıyordum ki bir yolu olsa mutlaka ayarlardı. Diğer arkadaşlarım taşınmasının düğün günüme denk gelmesinin biraz şüpheli olduğunu söylerken annem durumu çözmek için nazikçe Georgia’ya taşınmasına yardım etmeyi ve Fransa’daki düğün için uçak biletlerini ödemeyi teklif etti. Ama Georgia kabul etmedi. Elbette birinden para almak istememesini anlıyorum ama o anda Georgia’nın baş nedimem olmaktan kaçmaya çalıştığını anlamalıydım. Gerçekten ne olduğunu anlamam birkaç haftamı aldı.

body-i-was-ghosted-by-my-maid-of-honour-67813b48445cf.jpg
Getty Images | Art by Jaime Lee

Georgia düğün günümde bana destek olmak için başka şeyler de yapabilirdi, sadece düğün hazırlık sürecinde yanımda olması bile yeterdi. Üstelik hâlâ birlikte kutlayacağımız bir bekarlığa veda hafta sonumuz vardı. Yoğunluktan, aramalarımızın azaldığını ya da onun düğünümle ilgili neredeyse hiçbir şey sormadığını fark etmedim bile. Belki olacaklara daha hazırlıklı olmam gerekirdi ama değildim. Beni aradı ve “Bekarlığa veda hafta sonunda 20’lik dişimi çektirmem gerekebilir.” dedi. Bu, son telefon konuşmamızdı.

O telefon konuşmasından sonra gerçeği fark ettim. Yıkılmıştım. Hayatımda ilk defa Georgia’nın ilgisiz olduğunu ve bana destek olmadığını hissettim. Birkaç gün sonra ona mesaj attım ve hissettiklerime rağmen durumu hafifletmek ve dramatik olmamak için çabaladım: "Merhaba Georgia, bekarlığa veda hafta sonuna gelebilecek misin? Planlarımızı bu hafta kesinleştiriyorum." Bu mesajdan sonra arkadaşlığımızı nasıl toparlayacağımızı düşündüm ve sonra... mesajıma görüldü attı. Birkaç kez aradıktan sonra, ondan bir daha haber almayacağımı fark ettim. Resmen baş nedimem tarafından ghost’landım.

"Düğünümün üzerinden dört ay geçti ve hâlâ konuşmadık."

Düğün dramalarını düşündüğünüzde aklınıza skandal ilişkiler, "bridezilla"lar, kayınvalideler ya da kontrolden çıkmış catering hizmetleri gelebilir. Bazıları arkadaşlıkların sona erdiğini de düşünebilir. Düğünler, yalnızca çift için değil, genel olarak hayatı değiştiren büyük olaylardır. Her önemli an gibi, bazen o ana kadar fark etmediğimiz ya da görmezden geldiğimiz bağlardaki çatlakları da ortaya çıkarır.

Meğerse bu durum oldukça yaygınmış: Yeni araştırmalar sınırlı olsa da, 2014’te yapılan bir ankette gelinlerin üçte birinin düğün sonrası en az bir nedimesiyle arkadaşlığını sonlandırdığı ve %73'ünün düğün hazırlığı sürecinde yakın bir arkadaşıyla tartıştığı öğrenilmiş.

"Genellikle arkadaşlıklarımızın son kullanma tarihi geçse de onlara tutunmaya devam ederiz, özellikle çocukluktan beri tanıdığımız biriyle."

Genellikle arkadaşlıklarımızın son kullanma tarihi geçse de onlara tutunmaya devam ederiz, özellikle çocukluktan beri tanıdığımız biriyle. Beraber paylaştığınız geçmiş, sizi bu kişiye bağlayan görünmez bir bağ gibi gelir. Georgia ve ben, birbirimizin bugün olduğumuz insanlara dönüşmesini izledik ama belki de birbirimize o kadar da benzemiyoruzdur. Beraber paylaştığımız yılların özel bir anlam taşıdığına inanıyordum. Ama hayatımın aşkı ve diğer baş nedimemle birlikte düğün sunağında dururken, karşımda duran aileme (hem yeni hem eski) ve arkadaşlarıma baktım. O an, hayatımın yeni evresinde bu kişilerin yanımda olduğunu fark ettim. Beni geçmişte tutan kişinin değil.

Ghost’lanınca, yıllar süren dostluğumuzun sona ermesine daha çok üzüleceğimi sanmıştım. Ama asıl, sebebini bilmemek insanı tüketen şeymiş. Ne yapmış olabileceğimi anlamaya çalışarak saatlerimi harcadım, kendimi sorguladım ama hiçbir sonuca varamadım. Böyle olmasının gerçek nedenini bir türlü çözemedim. Gurur muydu, kıskançlık mıydı, yoksa istemeden onu kırmış mıydım? Bu durum, ona iyi bir arkadaş olup olmadığımı sorgulamama neden oldu. Tekrar iletişime geçmemek için kendimi zor tuttum ama yapmamam gerektiğini düşündüm. Eğer mesajlarım yine cevapsız kalırsa kendimi nasıl hissederdim? Gerçekten kırık olan bir şeyi tamir edebilir miydim, yoksa sadece bir tür kapanış mı arıyordum?

Önemli olaylar, arkadaşlıkların derinliklerini ve sağlamlıklarını ortaya çıkarıyor. Beklentilerdeki uyumsuzlukları, farklı yaşam evrelerinden kaynaklanan uzaklıkları ya da eksik iletişimi gözler önüne seriyor. Belki de bu bile bir tür kapanıştır.

Eğer bir gün onunla karşılaşırsam nasıl hissedeceğimi bilemiyorum. Üzülür müyüm, öfkelenir miyim? Mükemmel bir dünyada, hiçbir şey olmamış gibi yeniden arkadaş olabiliriz. Ama geçmişi geri alamam. Zaten bir ilişkiyi sorgulamaya başlamanın, onun çoktan sona erdiğine işaret olduğunu fark ettim. Zorlamanın hiçbir anlamı yok.

Şunu öğrendim ki, dostluklar da romantik ilişkiler gibi, yalnızca geçmişe dayanarak sürdürülemez. İlgi ve karşılıklı çaba ister. Onunla geçmişimiz vardı ama aynı yönde büyümeyi bırakmıştık. Ne yazık ki düğünüm, bunu ortaya çıkaran bir katalizör oldu.

Bazı arkadaşlıklar, hayatınızın her evresine eşlik edemez. O da böyle bir arkadaştı ve bu sorun değil. Onunla paylaştığımız anıları hep sevgiyle hatırlayacağım. Ama artık yanımda olmayı seçen insanlara sımsıkı sarılmayı öğrendim. Büyük günlerde değil, aradaki her günde yanımda olanlara…

(*İsim değiştirilmiştir.)

Haftalık